21 Mart 2013 Perşembe

BÜYÜK GÜNAHLARDAN KORUNMA!


Bu konuda Cenâb-ı Hakk (Celle Celelühü) Kur’an-ı Kerimin de buyuruyor ki:

Dünyada herkesi, ahirette sadece mü’minleri rahmetine alan Allah’ın adıyla.
“Eğer siz, size yasaklanan büyük günahlardan kaçınabilir-seniz, Biz de ufak tefek suçlarınızı bağışlar ve sizi muhteşem ikramlarla ağırlayacağımız şerefli bir mekâna yüceltiriz! O halde, bu nimetleri kazanmak için gayret gösterin, hiç olmaya-cak hayaller peşinde koşarak oyalanmayın.”  (Nisâ: 4/31)
Rasûlullah (Sallallahu Aleyhi Vesellem) Efendimiz ise bu konuda şöyle buyurdular:
“Büyük günahlardan uzak durulursa bir namaz öteki namaza kadar, bir Cuma öteki cumaya kadar bir ramazan öteki ramazana kadar olan küçük günahlara keffâret olur.” (Müslim, Tehâret 14-16, Tirmizî, Salât 160.)
Büyük günahların hepsi üç şeyde toplanmıştır:
1- Hevâ ve hevese uymak: Heva, nefsin tad aldığı şehvet-lere meyletmesidir. İnsan hevâsı yüzünden namazı ve bütün tâatleri bırakarak nefsânî hazlara erme, ana-babaya itâatsizlik ve akraba hukukuna riâyetsizlik, namuslu kadınlara zinâ iftirâsı atmak vb. fiilerle bid’at, dalâlet, irtidâd, şüphe, şehvet, lezzet ve nimetler ve nefsin hazları içinde yaşama isteği gibi büyük günahlar düşer.
2- Dünya sevgisi: Öldürme, zulüm, gasb, yağma, hırsızlık, fâiz, yetim malı yemek, zekât vermemek, yalancı şâhitlik, şâhit-liği gizlemek, yemîn-i gamûs (bile bile yalan yere yemin etmek), vasiyet vb. konularda bazılarını kayırmak, haramı helal saymak, sözünde durmamak ve benzeri birçok günâhın kaynağı dünyâ sevgisidir.
3- Allah’tan başka varlıklar görmek: Çünkü şirk, nifak, riyâ vb. bundan kaynaklanır. Bu sebepledir ki Allah Teâlâ (Celle Celelühü) Kur’an-ı Kerimin de: “Allah, ister başka ilahlara tapınma, isterse gönderdiği hükümleri reddetme şeklinde olsun, egemenliğinin kısmen de olsa başkasına verilerek kendisine şirk koşulmasını -zamanında tevbe edilmediği takdirde- asla bağışlanmayacaktır. Bundan daha hafif günahları ise, dilediği kimse için bağışlayabilir. Fakat müşriklerin bağışlanması asla söz konusu olamaz. Çünkü Allah’a ortak koşanlar, gerçekten derin bir sapıklığa düşmüşlerdir.” (Nisâ:4/116) buyuruyor. Bakın, yalnızca Allah (Celle Celelüh)’a kulluk etmeyenler, nasılda ken-dilerinin ve şeytanın kölesi oluyorlar.
Evliyadan biri şöyle demiştir: “Senin varlığın öyle bir günahtır ki hiçbir günah ona kıyâs olunmaz. Kim, varlığının günahından kurtulursa Allah’tan başkasını görmez.” Ondan ne şirk, ne de dünya sevgisi sadır olur. Hevâdan kurtulur ve kendisi için Allah (Celle Celelüh)’a ulaşıp kavuşma gerçekleşir.
Büyük günahlardan uzak durmak, küçük günahların bağışlanmasını gerektirir. Hem küçük günahlar hem de büyük günahlar kalmayınca da o güzel yere, ikram edenlerin en cömerdi olan Allah (Celle Celelühü)’ın huzûruna girmek mümkün olur.

Bu duygu ve düşüncelerle: Müşerref olduğumuz Mübarek Cuma’nızı en kalbî duygularımla tebrik eder, sağlık, esenlik ve mutluluklar diler, tüm Âlem-i İslam’ın kurtuluşuna vesile olması temennisiyle… Cenab-ı Allah’tan iki cihan saadetleri niyaz ediyorum.

19.10.2012
Hüseyin BULUT

Hiç yorum yok: